1 Ekim 2012 Pazartesi


2 Kasım 1971 tarihinde Irak Türk Öğrencilerinin Saddam rejimine karşı İlk boykot Silkinme Hareketi
Yazan: Av. Sadun KÖPRÜLÜ
Irak Türklerinin dikta rejimlere yönelik ayaklama, Silkinme hareketi tüm kesimlerle birlikte tüm işkence, baskı, acı saldırılara karşı ercesine, yiğitçesine başararak, Irak Türkleri büyük bir millet olduğunu kanıtlayarak sokaklara, caddelere inerek varlıklarını göstermişlerdir.
Arap BAAS partisine karşı İlk defa Irak’ın Türk şehri Kerkük’te ve öteki Türk bölgelerinde tüm milletlerden önce Türkler çok önemli Arap BAAS partisine karşı büyük bir boykot, silkinme düzenleyerek  Karşılık vermişlerdir.
Kıyıcı diktatör rejimin sinsi, asimilasyon politikasıyla Irak Türkleri kanlar, şehitler vererek bir bölüm haklar elde etmişlerdir Türklerinin Kerkük’teki 120 okuldan 112’si isim ve tabelaları Türkçeye değiştirtmiş ve oluşturulan komisyonlarca Türkçe kitapların basımına hızla başlatılarak yayınlanmıştır.
BAAS Rejimi ve değişme Türklerinin kendi dillerini Türkiye Türkçeyle olunmasına engel durarak çok sayıda Türkleri idam ederek, hapishaneye atarak sonradan bu dikta rejim bu hakları almak üzere baskılar nedeniyle birçok insanlarımızı tutuklamıştır.
Ancak Türkçe eğitim yapıldığı 1970 döneminde Emniyet birimlerinin baskı ve işkence gözetmeleri, gözaltına aralıksız devam ederek, Irak Türk milletinin her türlü baskıyla korkutularak Arapça eğitim talebiyle dilekçe vermeye zorlanmaları sonucunda Irak Türkleri bütün eğitim hakları ellerinden geri alınmıştır.
Irak Türkleri durumu 2 Kasım 1971 tarihinde öğrenci, öğretmen ve tüm kesimlerinin birliğiyle Kerkük’te dükkânları kepenek indirerek, ve okulları 7 gün süreyle kapatarak protesto etmiştir, Bu protestolar sırasında Emniyet mensupları ile halk arasında çatışmalar meydana gelmek üzere ve birçok Türkler tutuklanarak hapsedilmiştir.
Irak Türklerinin Silkinme Boykotuna Musul şehrine bağlı Türk ilçesi TELAFER, ALTUNKÖPRÜ, TUZHURMATU ve bir çok Türk bölgeleri birlikte katılmışlardır, cedde iş yerleri okullar kapatılarak hiç kimse okula işyerlerine uğramadan silkinme boykotu sürdürmeye çalışarak yiğit TELAFER ilçesinde polis Merkezini yandırarak, gösterişler başlatılarak, yapılarak okula tüm Türk Öğretmen, Öğrenciler Boykot ederek gedmemişlerdir.
Kerküklü kan kardeşleriyle tüm ilçe, köy, Türk bölgelerimiz el ele, gönül gönüle korkuya, saldırıya, ölüme rağmen canlarıyla durmuşlardır.
İlk Irak Türkmen silkinme boykotu Irak diktatörü sarsılmakla bıktırmıştır.
Ve Arap BAAS rejimi toplantılarını sürdürerek tüm gücüyle Irak Türklerine saldırarak tutuklamalar, idamlar, hapisler başlatılmıştır.
Bu Silkinme Boykot Kerkük şehrinde 45 uzakta olan ALTUNKÖPRÜ ilçesinde çok büyük önemli olmuştur ALTUNKÖPRÜ Türkleri karşılık vererek kardeşleri Kerkük Türkleri yanında durmakla destek vererek üç gün ALTUNKÖPRÜ ilçesinde Dükkân, çarşı kapatılarak, 7 gün okullar kapatılmıştır. Bütün kahvehane, çayhane iş yerleri kapatılmıştır özellikle Alçak su, Beşiktaş, Altunköpru, Orta yaka, Çevrik, Sultan Özbek, okulları, kahvehaneler kapatılmıştır
Bu Boykotta öğrenci, öğretmenlerin yanında ALTUNKÖPRÜ ilçesinde çok büyüklerimizde bu davaya katılarak destek vererek gençler, öşrenci, öğretmenler yanında Boykotu sürdürmüşlerdir, bunlardan Avni Çaycı, Usta Vahit Mardan, Enver Hacı Vali, Demirel, Cavit Demirel ve Pazarda çalışan soydaşlarımız.
Türklerinin tarihinde ilk Türkmen Silkinme Boykotu Milli Mücadele  Yolumuzda parlak bir ışık, güneş olarak Irak Türklerinin büyük bir millet olduklarını tüm Haklarından alındıklarına BAAS Yönetimine karşı  varlığımızı ve büyük bir millet olduğumuzu yansıtmak için hatırlama cevap verme masajının vurgulamazı   sayılmaktaydı.
Irak Türkleri yüzyıllardır Irak’ta varlıklarını sürdürmektedirler.
Tarih boyunca çeşitli işkence, baskı ve zulme maruz kalan Türkmenler her şeye rağmen ayakta kalmak için mücadele ederek direnmişlerdir.
Irak Türkleri Irak nüfusunun 3. büyük unsurunu oluşturmaktadır. Nitekim bu ülkede yaşayan diğer insanlar gibi bütün hakların kendilerine tanınması konusunda yıllarca mücadele ederek şehitler vermişlerdir.
24 Ocak 1970 yılında Irak hükümeti Devrim Komite Konseyi Türkmenlere Yasa (kanun) hükmünde “Kültürel Haklar” tanıdı. Bu haklar aşağıdaki maddeleri içermektedir.
1-Türkçe okumak (tedrisat)
2-Enformasyon Bakanlığına bağlı olarak Türkçe gazete ve dergi basımı ve yayımı
3-Irak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak Türkmen Eğitim Müdürlüğünün oluşturulması.
4-Irak Kültür Bakanlığına bağlı olarak Türkmen Kültür Müdürlüğünün kurulması.
5-Türkmen Yazarlar Birliğinin kurulması resmi olarak gazetede yayınlanmıştır.
Okullarda eğitimin özellikle Türkmence olarak vurgulanmasının temeli Türkiye ve Türkiye Türkçesiyle olan bağları zayıflatmak ve Arapça olan mevcut alfabenin Latin alfabesine dönüştürülmesini engellemek  idi.
BAAS rejimi ilk günden Türkiye Türkçesi ile olmasına karşı durarak birçok nedenler ortaya atarak okullarının kapatılmasına karar vermiştir.
Bu hakların tanınmasının ardından başta Kerkük olmak üzere tüm Türkmen bölgelerinde Türkmence eğitime hızla geçinmiştir.
İlkokul öğrencisi kendi dilleriyle okumaya çok sevinmişlerdir.
Şöyle ki, Kerkük’teki 120 okuldan 112’si isim ve tabelaları Türkmence olarak değiştirtmiş ve komisyonlar kurulmuştur Türk kitapların basılmıştır
Ancak bu çalışmalar 1971 yılının sonuna kadar devam etmiştir.
Ve baskılar başlayarak okullar kapatılmaya başlanmıştır.
Ve Türkmence eğitim döneminde emniyet, gizli servis birimlerinin baskı ve entrikaları aralıksız sürmekle her türlü oyunlarla bütün eğitim hakları geri alınmıştır.
Eğitim çalışmaları konusu alanında Türkmen milletine uygulanan entrika ve danışıklı dövüş politikası, Yazarlar Birliğini oluşturulması konusunda da aynı şekilde izlenmiştir. Arap BAAS rejimi kendi adamlarını, elamanlarını iş başına getirmeye çalışmıştır böylece milliyetçi, mücadeleci Türkleri uzaklaştırarak birçoğunu suçsuz yere tutuklamıştır, hapishaneye atarak, idam etmiştir.
Önce, Türkmen Yazarlar Birliğini kurulmasına müsaade eden Irak BAAS Hükümeti birliğin yönetim kurulunu oluşturan üyelerin, Türkmenler tarafından seçilmeyerek, kendi tespit ettiği kişilerin atanması şeklinde verdiği kararla durumu yine Türkmenlerin aleyhine çevirmiştir.
Irak Enformasyon Bakanlığına bağlı olarak Türkmence gazete ve dergilerin yayınlanması konusunda tanınan haklar da ne yazık ki, Türkmen halkına olumlu bir şekilde geri dönmemiştir.
Çünkü sadece hükümet yanlılarının gazetede yazı ve makale yayınlamasına izin verilmiş, BAAS partisinin gözü daima bu gazete ve dergilerin üzerinde olmuştur. Özellikle Bağdat’ta çıkan Türkmen Kardeşlik dergisi
Durumun farkında olan Irak Türkleri bu uygulamayı protesto ederek basılan dergi ve gazeteleri satın almamış ve boykot etme yoluna gitmiştir.
Ayrıca Irak’ta Saddam döneminde yayınlanmış olan bu dergiler gazeteler Türkmen halkı tarafından alıcı ve okuyucu bulamamıştır.
Türkmen halkı eğitim haklarının elinden geri alınmasına tepkisiz kalmamıştır.
Irak Türkleri tam olarak durumu 2 Kasım 1971 tarihinde Kerkük’te dükkânları kepenek indirerek ve okulları 7 gün süreyle kapatarak protesto etmiştir.
Bu Silkinme boykotla tutuklanarak, hapsedilen insanlarımızdan Hüseyin Demirci
(Tembel Abbas) gizlice idam edilerek aziz naaşsını yandırarak Kerkük Televizyon istasyon yanına cadde ortasına bırakılmıştır.
Tutuklanan bir kısım öğretmen ve öğrenciler daha sonra 1979-1981 yılları arasında idam edilmişlerdir, İdam edilenler arasında öğretmen Muhammet Korkmaz, Rüştü Muhtar oğlu, Celil Terzi oğlu, Mehmet Remzi Saatçi, Mustafa Telaferli, Yaşar Tuzlu, Dr Necdet Koçak, Rıza Demirci, Abdullah Abdurrahman, Adıl Şerif, ve birçok sayıda başka kahraman yiğitler bulunmaktadır.
Irak Türklerinin  mücadele tarihinin bir parçasının oluşturan bu büyük silkinme, Boykot olayı tarih boyunca baskı altında yaşamaya mahkum edilmiş olan insanlarımızın acı hatıralarından bir tanesi olarak akıllara kazınmıştır.
24 Ocak 1970 tarihinde Türkmenlere tanınan bu haklar Irak hükümetinin yapmış olduğu bir iyilik olarak algılanamaz, bunlar Irak Türklerinin ezelden beri sahip olduğu haklardır, Bunların tekrar geri alınması ise Türkmen milletimize ve insanlığa yapılan ayıbın en büyük örneğidir.
Önce Araplaştırma politikasıyla yaşayan Türkler Saddam rejiminden kurtarmalarıyla yinede tam olarak özgürce yaşamamaktadır, her gün şehitler vererek acı durumda Kürtleştirme politikasıyla yan, yana yaşamaktadırlar, Suikastlar, patlama, kaçırma, öldürme olayları her gün yaşanılmaktadır.
Şimdi Türkmen milleti cellât Saddam rejimi düştükten sonra Anne haklarını şehitlerimizin kanlarıyla almaya çalışarak bütün Türkmen elimizde çok sayıda Anne dilimizle Eğitim yapan Türkçe okullarımız açılmıştır, bunun yanında Irak Türkmen kuruşlarımız Parti, Dernek, Örgütlerimiz, Teşkilatlarımız  Türkmen şehirlerimizde, Köylerimizde, İlkelerimizde açılmıştır.
Anne, Babalardan, Kan kardeşlerden biricik arzumuz bu Türkçe okullarımıza, Milli kuruluşlarımıza önem değer vermelidirler,
Artık büyük Milletimiz gözleri, Gönülleri hayatları gibi tüm haklarını korumalıdırlar. Savunmalıdırlar dillerine sahip çıkmalıdırlar.
Tüm korkuya, ölüme karşı durarak milletimizi her bir alanda savunmalıyız.
Bu haklar kanla, şirin canlarla alınmıştır.Onu birlikte korumalıyız.
 Bu uğurda milli mücadelemiz sonsuza dek sürerek haklerimize el koyanların, göz tıkan düşmanların paylarını vereceğiz.
Saddam rejiminden sonra biz Irak Türkleri olarak tarihimizi, varlığımızı dünyaya bildirerek, milletimizin nasıl bir büyük atılgan, kahraman, yiğit bir millet olmasını tüm barışçı gösterişlere Bağdat’ta, Kerkük’te, TUZHURMATU, TELAFER’DE, ALTUNKÖPRÜ, tüm bölgelerimizde katılarak kan döktük, şehitler verdik yolumuzdan, ilkemizden dönmedik.
Ve dönmeyeceğiz.
Bundan sonra birliğimizle şehirli, köylümüzle kanla, silaha sarılarak savaşla, barışla olsu TÜRKMENELİMİZİ koruyacağız hiçbir düşmana bırakmayacağız, KERKÜK, ERBİL, MUSUL, DİYALA, VASİT, AZİZİYE, TUZHURMATU, TAZEHURMATU, ALTUNKÖPRÜ, TELAFER ve tüm yerlerimiz, topraklarımız için can kanlar vererek, onları savunarak, düşmanlara terk etmeyeceğiz.
Milletimizin tüm kesimiyle bu büyük Silkinme boykotta birkaç gün Öğrencilik sırasında okullara kilit, anahtar vurmakla gözaltına bir çok soydaşlarımızla alınarak Kerkük Emniyet Müdürlüğünde her türlü işkence görmüştük,
 Ve bu uğurda milli mücadele yolunda aziz şehitlerimizi rahmetle anarken, yolumuza ve davamıza gururla ve onurla devam edeceğimize aziz Türk milletimiz önünde söz veriyoruz.
Mücadelemiz dünya ve Irak Türkleri olarak ölene dek, can, kan verene dek sürerek, tüm zaferleri elde edene kadar, yolumuz Türklüğe, yolumuz Turan’a doğru Bozkurt, Kızıl elmaya, Ötükene doğru giderecektir.
Umutlarımız, ilkemiz, ereğimiz gerçek olana kadar geriye dönmeyiz, dönmeyiz. Ereğimiz gerçek etmeye kadar bu yolda yürümemizi sürdüreceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder